24 Ocak 2016 Pazar

SOSYOLOJİ NEDİR?

Sosyoloji insan toplumlarını bilimsel,sistematik ve eleştirel olarak inceleyen sosyal bir bilimdir. Bu sosyolojinin en genel düzeyde tanımlanmasıdır 

      Sosyoloji neyi inceler? 

         Toplumun yapısını, organizasyonu, değişimi ve işleyişini inceler.

Sosyoloji ya da toplum bilim, toplum ve insanın etkileşimi üzerinde çalışan bir bilim dalı. Toplumsal (sosyolojik) araştırmalar sokakta karşılaşan farklı bireyler arasındaki ilişkilerden küresel sosyal işleyişlere kadar geniş bir alana yayılmıştır. Bu disiplin insanların neden ve nasıl bir toplum içinde düzenli yaşadıkları kadar bireylerin veya birlik, grup ya da kurum üyelerinin nasıl yaşadığına da odaklanmıştır.

Toplum bilimi alanında çalışan bir kişiye de sosyolog denir. Bir akademik disiplin olarak toplum bilimi bir sosyal bilim olarak kabul edilmektedir ve 19. yüzyılın ilk çeyreğinde gelişmiş diğer bilim dalları ile karşılaştırıldığında göreceli olarak gençtir. Birçok sosyolog bir veya daha fazla uzmanlık alanında veya alt dallarında çalışmaktadır. Sociology kelimesi, Yunanca “bilim” anlamına gelen “logy” eki ve Latince'de, genel anlamda insanı işaret eden, üye, arkadaş veya dost anlamındaki, “socius” kelimesinden gelen “socio-” kökünden oluşur. Toplum bilimi geniş çerçeveli bir disiplin olduğu için, profesyonel toplum bilimciler için bile tanımını yapmak güçtür. Bu disiplini tanımlamak için işe yarayan yollardan biri bu disiplini toplumun farklı boyutlarını inceleyen alt dalların oluşturduğu bir küme olarak tanımlamaktır. Örneğin toplumsal sınıflaşma eşitsizliği ve sınıfsal yapıları, demografi nüfusun miktar ve türündeki değişimleri, suç bilimi suç davranışı ve çarpıklıkları, politik toplum bilimi hükümet ve yasaları, ırk toplum bilimi ve cinsiyet toplum bilimi ırk ve cinslerin eşitsizliği kadar ırk ve cinsiyetlerin toplumsal yapılarını inceler. Doğadaki birçok çapraz disiplini içerecek şekilde, ağ çözümlemesi gibi yeni toplumsal alt bilim dalları ortaya çıkmaya devam etmektedir.

Kaynak : http://www.bilimist.com/blog-65/sosyoloji-nedir-.html

SOSYOLOJİK BAKIŞ AÇISI NEDİR?

  

 Sosyolojik bakış açısı sosyolojini toplumsal olaylara nasıl yaklaştığını, nasıl incelendiğini, sosyolojinin olayları incelemesini diğer sosyal bilimlerden nasıl farklı olduğuyla ilgilidir. Daha öncede ifade edildiği gibi sosyoloji toplumsal bağlam içerisinde sosyal davranışı inceler. Sosyal davranış bireylerin bir anlam ifade eden ve diğer insanlarla ilişkili davranışlarıdır.

 Sosyal davranış sosyal ilişki ve etkileşim sonucu oluşur. Sosyoloji sosyal davranışı açıklamak için kendine özgü bir bakış açısı geliştirmiştir. Bu bakış açısı belli temel öncüllere dayalıdır. Bunları şöyle ifade edebiliriz: 

1- İnsanlar sosyal varlıklardır. 

2- Sosyal davranış öğrenilir.

 3- Toplum insanların ait olduğu en geniş gruptur. 

4- İnsanlar tek boyutlu değildir. Bu nedenle sosyal davranışta çok boyutludur.

 5- Birey davranışlarındaki ilişki toplamı açısından incelenir.


Kaynak : http://www.bilimist.com/blog-65/sosyoloji-nedir-.html
SOSYOLOJİYİ DAHA İYİ ANLAMAK




                             

ÖNEMLİ DÜŞÜNÜRLER




1- A.Comte 

2- E. Durkheim 

3- K. Marks 

4- M. Weber

 5- V. Pareto

 6- G.Simmel

 7- W. Mills 

8- T. Parsons





ÖNEMLİ DÜŞÜNÜRLER VE DÜŞÜNCELERİ

Sosyoloji kelimesi Fransız Sosyoloğu ve Tarih Felsefecisi A.Comte tarafından letaratüre geçmiştir.Comte sosyal olayları doğa bilimleri modelinde kurmayı amaçlayan bir sosyoloji kurmak istemiş ancak bunu başaramamıştır. Comteyi takip eden . E. Durkheim,sosyolojinin konusunun toplumsal olgu olduğunu ve toplumsal yaşamın basit toplumsal olgularla açıklanabileceğini vurgulamış ve önemli çalışmalar yaparak sosyolojinin gerçek olarak kurulmasını sağlamıştır.

Max Weber'e göre,toplumu ve toplumsal eylemleri açıklamak için genel kavramlardan değil,bireylerden ,öznel olarak düşünülmüş anlamlardan hareket edilmelidir.Böylece psikolojik yaklaşımla sosyolojik yaklaşımı birleştirmek istemiştir. Sosyoloji tarihinde pozitivist ve evrimci bakış açısının dışında Karl Marx tarafından ortaya atılan ve tarihsel materyalizm olarak isimlendirilen teorinin önemli bir etkisi olmuştur.Marx, görüneni değil görünenin ardında yatan toplumsal dinamikleri açığa çıkarmayı amaçlayan eleştirel bilim yaklaşımına yakın bir bilim anlayışına sahiptir.

İlk Türk sosyologlar



  •  Hüseyin Cahit Yalçın
  •  Ziya Gökalp
  •  Erol Güngör
  •  Kaşgarlı Mahmut 







    Kaynak : http://www.bilimist.com/blog-65/sosyoloji-nedir-.html

    SOSYOLOG KİMDİR?



    Sosyolog; toplumu, toplum ile bireyin karşılıklı ve karmaşık ilişkisini anlamaya çalışan kişidir. ‘Toplumu anlamak’ basit bir kelime gibi görünse de, sosyolog olmaya karar vermek hayatınızı, dünyaya, çevrenize ve kendinize bakışınızı değiştirecek, ufkunuzu geliştirecek baş döndürücü bir yolculuğa çıkmaya karar vermeye benzer. Bu yolculuk bildiğimiz, sıradan seyahatlerden farklıdır. Çünkü sosyolog toplumun kalbine doğru bir yolculuğa çıkar. O sadece bir gözlemci değildir. Görünenin, aşikâr olanın altında yatan nedenleri araştırır. ‘Toplum’ dediğimiz şeyin esrarengiz, gizli güçler tarafından değil de, biz insanlar tarafından yaratıldığının farkına vararak, onu değiştirip dönüştürme gücünün de yine bizlerde olduğunu göstererek özgürleştirici bir rol oynar, bir anlamda gözümüzü açar. 

    Dünyanın sadece ‘biz’lerden, bize benzeyenlerden oluşmadığını göstererek bizleri farklılığa karşı duyarlı kılar; insanlık durumunu daha derinden kavramamıza ama aynı zamanda topluma belirli bir mesafeden bakmamıza yol açar.

     Doğru bildiklerimizi sorgulamaya açıp zihinsel ön kabullerimizi sarsarken, bize kendimizle ve toplumla ilgili yeni yaklaşımlar sunar.

    ” Sosyolog, üyeleri tarafından hâlihazırda anlaşıldığı varsayılan bir dünyayı yeniden anlamaya çalışan kişidir. Fakat o sadece bir gözlemci ya da öznel bakışına göre yorum yapan herhangi bir kişi değildir. Sosyolog, görünenin, aşikâr olanın altında yatan nedenleri bilimsel dayanaklarıyla araştırandır.

     Sosyologun rolü, sosyal yaşama ilişkin gerçeklikleri, hiçbir olguyu mutlaklaştırmadan, bilimsel kuşkuculuk ve değerlendirme ölçütleri çerçevesinde ortaya koymaya çalışmaktır. Sosyolog, düşünsel temeller ve bilimsel pratikler kapsamında tanımlamaya çalıştığı sosyal gerçekliği, onun çok boyutlu yapısını ve değişkenliğini dikkate alarak analiz etme çabasındadır . Bu bağlamda sosyolog, sosyal olay ve olgular hakkında daha sistematik biçimde ve inceden inceye düşünen, daha iyi tespit edilmiş gerçekler ve daha güvenilir açıklamalar talep eden bir sosyal bilimcidir.






    Kaynak: http://www.bingol.edu.tr/media/193126/sosyolojik-dusunme-bolum1-Sosyolojiye-ihtiyacimiz-Var.pdf

    SOSYOLOG NE İŞ YAPAR?


    SOSYOLOJİNİN DEĞİŞİM KONUSU


                                                                                                 

    Sosyoloji toplumu inceler.Toplum surekli ve dinamik bir yapida olmasi sebebiyle sosyologların üzerinde en çok durduğu ve kuramların temel dayanağı olan donum noktasi olarakda kabul edilen ve temelinde toplumsal degisimlerin yer almasi bakimindan toplumsal degisim incelenmesi gereken bir alandir. Toplumsal degişim daha cok  insan ilişkilerinde göze carpmaktadir ancak bu surecin bitiminde net olarak degisim den soz edilebilmektedir.toplumsal degisim sonucunda kuşak çatışması olarak karşımıza çıkabilir. Değişen toplumsal olgular  çoğu zaman değişimin başladığı an itibariyle görünmez gizli bağlar kurarak değişimin gözle görülür bir kalıba veya davranış biçimi kazanıldığında kendini hissettirir. değişen toplumsal olaylar olumlu veya olumsuz olarak kendini gösterebilir.

    TOPLUMSAL DEĞİŞME


    Değişme: Önceki durum ve koşullara göre gerçekleşen başkalaşmaya, farklılaşmaya denir.
     Toplumsal Değişme ise: Sosyolojinin en önemli konularından biri toplumsal değişmedir. Ancak toplumsal değişmeyi tanımlamak güçtür, biz yinede genel bir tanıma varmak istersek Toplumsal yapı ve toplumsal yapıyı oluşturan unsurlarda meydana gelen değişmelerdir diyebiliriz .
    (Örnek: Tarım toplumundan kent toplumuna geçişle birlikte ÇEKİRDEK AİLE’nin ortaya çıkması gibi )

    Yaşadığımız dünya, toplum, tabiat, bilgilerimiz, deneyimlerimiz, düşüncelerimiz, değerlerimiz sürekli değişmektedir. Bu kadar değişim yaşanırken yaşadığımız toplumu bu değişimden uzak tutmak, durağan bir yapı içerisinde toplumu anlamaya çalışmak mümkün değildir. Değişme her toplumun karakteristik özelliğidir. Hiçbir toplum, bir diğerinin aynısı olmadığı gibi dün, bugün ve yarın da aynı olmayacaktır. Toplumsal değişme farklı hız ve boyutlarda da olsa her toplumda gözlenen ve o toplumun bütün kurumlarını etkileyen süreçtir. Tarihi bağlamda düşünecek olursak yalnızca son yüzyıllarda yaşanan değişmeler insanların binlerce yıldır yaşadığı toplumsal düzenden onları uzaklaştırmış ve değiştirmiştir. Bugün de bu değişim bilim ve teknolojinin gelişmesi ile çok hızlı bir şekilde devam etmektedir. 

    Kaynak: www.slideshare.net
    wikipedia/toplumsal değişme

    23 Ocak 2016 Cumartesi

    DEĞİŞİMLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR



    GELİŞME: Belli bir alanda ortaya çıkan olumlu (ileriye dönük) değişmelerdir

    TOPLUMSAL GELİŞME :Toplumsal yapının bir çok unsurunda gerçekleşen olumlu değişmelerdir. Birden çok alanda gerçekleşir.
    ÖRNEK:
    Sanat, Ekonomi, Kültür, Bilim, Teknoloji alanının tümünde gerçekleşen olumlu değişiklikler

    İLERLEME : Daha iyiye, mükemmele doğru olan değişmeyi ifade eder.  Toplumsal gelişmenin İlerlemeden farkı birçok alanda birden gerçekleşen olumlu değişmeler olmasıdır.

    EVRİM: Zaman içersinde yavaş yavaş kendiliğinden oluşan daha iyiye, mükemmele doğru gelişen
    değişmelerdir.lerleme kendiliğinden mükemmele doğru yavaş gerçekleşen olumlu değişmeyi ifade eder. İlerleme dışarıdan etki yolu ile gerçekleşen olumlu değişmedir ve hızlı gerçekleşebilir.

    İHTİLAL : Belli bir koas, düzensizlik veya çatışma sonrasında toplumsal alanda yapılan köklü değişikliklerdir.

    ÖRNEK:Fransız İhtilali, Kurtuluş Savaşı sonrası Cumhuriyet Rejimine Geçiş, İran Devrimi
    İhtilal sonrası gerçekleşen değişmeler olumlu ya da olumsuz olabilir. Örneğin: Kurtuluş Savaşı sonrası Türkiye yaşanan devrim olumlu iken, İran Devrimi Cumhuriyetin ortadan kaldırılıp daha otoriter bir rejime geçiş şeklinde olumsuz gerçekleşmiştir.

    İNKİLAP:  Eskimiş, yozlaşmış ya da bozulmuş yapılarda iyleştirme, ıslah ve düzeltme yapma
    şeklindeki değişikliklerdir

    MODERNLEŞME :Az gelişmiş ülkelerin gelişmiş ülkeleri yakalayabilmek için onlardaki değişimlere
    ayak uydurması, onlara yetişmeye çalışması.

     ÖRNEK: Osmanlı’da Batılaşma Politakası


    GERİLEME :
    Geriye- eskiye doğru gerçekleşen olumsuz değişmelerdir. 

    ÖRNEK: İRAN DEVRİMİ


    Kaynak: kaynak img.eba.gov.tr/.pdf 


    TOPLUMSAL DEĞİŞMENİN ÖZELLİKLERİ



    •  Toplumsal değişme toplumlar için zorunludur.
    • Toplumsal değişme süreklilik gösterir, ileriye olabileceği gibi geriye doğru da gerçekleşebilir.
    • Toplumların değişme hızı ve doğrultuları farklıdır.
    • Toplumsal değişme bir toplumda kendiliğinden veya dışarıdan zorla gerçekleşebilir.
    • Toplumsal değişme belli bir zaman sürecinde meydana gelir.
    • Sosyal yapının maddi öğelerindeki sosyal değişme hızı, manevi öğelerindeki toplumsal değişme hızından daha yüksektir.
    • Toplumsal yapının bir öğesindeki değişme başka öğelerin de değişmesine neden olabilir.
    • Toplumun hazır olmadığı zamansız değişmeler bunalımlara neden olur.














    kaynak img.eba.gov.tr/.pdf

    22 Ocak 2016 Cuma

    TOPLUMSAL DEĞİŞMEYİ ETKİLEYEN FAKTÖRLER



    a.   Fiziksel Çevre

    Toplumun yaşadığı bölgedeki tüm yer üstü ve yer altı kaynakları ve bölgenin iklime dayalı özellikleri toplumun yaşam biçimini etkiler. Özellikle doğada meydana gelen deprem, sel, salgın hastalıklar çevre ile nüfus arasındaki dengeyi bozar, toplumsal yaşam biçimini belirler. Örneğin: 17 Ağustos Depreminin ardından Türkiye’de yerleşim birimlerine yaklaşımın değişmesi.

    b.   Bilim ve Teknoloji

    Makineleşme, iletişim araçlarındaki gelişmeler, ulaşım olanaklarının artması, gibi faktörler insan ve toplum yaşamını büyük ölçüde değiştirebilir. Teknolojinin en önemli görevi insanın doğayı denetlemesine yardımcı olmaktır. Bu amaçla insan yaşamını kolaylaştırıcı araçlar sağlarken bu araçların kullanımı, kendisine özgü biçim ve kuralları beraberinde getirir. Örneğin: Sanayi Devrimi, matbaanın icadı…

    c.   Kültür

    Toplumdaki bireylerin tutum ve davranışları, düşüncelerinde meydana gelen farklılaşmalar toplumsal değişmeye yol açar. Örneğin: toplumsal hoşgörünün artmasıyla birlikte Türkler ve Yunanlılar arasındaki birbirlerine düşmanca yaklaşımlarının azalması.

    d.   Demografi (Nüfus Hareketleri)

    Nüfusun çokluğu, azlığı, yapısının nitelikleri (yaş, cinsiyet, eğitim), iç ve dış göçler, kentleşme gibi faktörler toplumsal değişmeyi etkiler. Örneğin: Türkiye’nin doğusundaki şehirlerden batısındaki şehirlere doğru olan göçler sonucunda, batıdaki şehirlerde ucuz işgücünün artması ve buradaki ticaretin gelişmesi, doğudaki şehirlerde işgücü yetersizliği nedeniyle ekonomik durgunluğun başlaması.

    e.   Ekonomi


    İnsanlar arasındaki ilişki biçimlerini belirleyen önemli faktörlerden birisi de ekonomidir. Gerek ülke içerisinde, gerekse de ülke dışında gelişen ekonomik değişimler, bu değişimlerin etki ettiği toplumlardaki yapı ve kurumları da değiştirir. Örneğin: II. Dünya Savaşı sırasında yaşanan kıtlık sırasında Türkiye’de gıda maddelerinin ancak karne ile temin edilmesi.


    21 Ocak 2016 Perşembe

    TOPLUMSAL DEĞİŞMEDE ÖNEMLİ NOKTALAR


    Toplumsal değişmede üç önemli nokta bulunmaktadır:
     

    1- Değişmenin miktarı: Değişim miktarı büyük veya küçük boyutlu, önemli veya önemsiz olabilir. Burada önemli olan değişimin toplum üzerindeki etkisidir.

    2- Değişmenin sıklığı: Değişme kısa zamanda gerçekleşiyorsa bireyler tarafından kolay algılanır. Uzun bir zaman sürecinde gerçekleşiyorsa algılanması da yavaş olacaktır.

    3- Değişimin doğası: Değişimin doğası: değişimin miktarı ve sıklığına bağlıdır. Değişimin doğası, toplumda yarattığı sarsıntılarla ölçülür.
     Sosyologlar toplumsal değişim aşamalarını gösteren farklı yaklaşımlar sunmuşlardır. Ferdinand Tönnies’e göre bu aşamalar cemaat ve cemiyetdir. L. Henry Morgon’a göre vahşilik, barbarlık ve medeniyet; MaxWeber’e göre geleneksel ve akılcılık;Emile Durkheim’e göre mekanik ve organiktir. AugusteComte’da teolojik, metafizik, pozitivist aşamalardır. Robert Redfield’e göre folk, şehir ve Karl Marx’a göre ilkel, feodal ve kapitalist aşamalar toplumların tarihsel süreçlerden geçtikleri toplumsal değişim aşamalarıdır. 








     Kaynak : http://www.ataturkuni.net/

    TOPLUMSAL DEĞİŞMEYİ HIZLANDIRAN VE YAVAŞLATAN FAKTÖRLER

    Toplumsal Değişmeyi Hızlandıran Faktörler

    Buluşlar ve Keşifler
     Bilgi Birikimi
     Savaşlar
     Dış ve İç Göçler
     Adalet Duygusu
     Kültürel Etkileşimler

    Toplumsal Değişmeyi Yavaşlandıran Faktörler

     Başka toplumlardan kendini soyutlamış olma
     Mevcut düzenden çıkarı olan gruplar
     İnsan ve doğa kaynaklarının azlığı
     İnsanların yerleşmiş alışkanlıkları
     Dini ritüeller Din ve aile kurumlarının değişme hızı daha yavaştır.














    kaynak img.eba.gov.tr/.

    TOPLUMDA DEĞİŞİM NASIL OLUYOR?



















     kaynak  https://www.youtube.com/watch?